Gıda İhtisas OSB ile Çanakkale’nin kaderi değişiyor!

Gıda İhtisas OSB ile Çanakkale'nin kaderi değişiyor!

Çanakkale Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tanıtım töreni, İÇDAŞ Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Kurulacak Gıda İhtisas OSB gerek tarımsal üretimin çeşitliliği, gerekse çevre dostu yapısıyla Çanakkale’mize yepyeni bir çevre kazandıracak. Bu bir Çanakkale projesi değil, bir Türkiye projesidir. Hatta global bir projedir” dedi.

18 Şubat 2019 - 22:35

 

Çanakkale Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tanıtım töreni, İÇDAŞ Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Kurulacak Gıda İhtisas OSB gerek tarımsal üretimin çeşitliliği, gerekse çevre dostu yapısıyla Çanakkale’mize yepyeni bir çevre kazandıracak. Bu bir Çanakkale projesi değil, bir Türkiye projesidir. Hatta global bir projedir” dedi.

 

Tanıtım törenine, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Ak Parti Çanakkale Belediye Başkan Adayı Ayhan Gider,  Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Başkanı Selçuk Semizoğlu, Ak Parti İl Başkanı Gültekin Yıldız, MHP İl Başkanı Hakan Pınar, İl Genel Meclisi Başkanı Ömer Şahin, daire müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, kaymakamlar, ilçe ve belde belediye başkanları ile çok sayıca vatandaş katıldı.   

 

Vali Orhan Tavlı, ilin son yıllardaki en önemli projelerinden biri olan Ezine Gıda İhtisas OSB’nin Çanakkale’nin çehresini değiştirerek, bölgenin ekonomik kalkınmasına önemli katkılar sağlayarak, çevreye saygılı, yeşil, modern ve prestijli bir üretim merkezi olarak planlandığını söyledi.  Vali Tavlı, “Çanakkale’miz yüz yıllar önce farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, bir çok kültürün birlikte yaşadığı zengin bir coğrafyaya sahip, dört mevsimin bir arada yaşadığı ilimizde, zengin doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel değerleri ile eşsiz bir şehirdir. Çanakkale’miz tarih ve turizm kenti olduğu kadar, aynı zamanda özellikle tarım kentidir. Ayrıca saydığım bu özellikler nedeni ile farklı tarım faaliyetlerin yürütüldüğü ve tarım üretimi ile ülkemizde ve bölgemizde söz sahibi olan bir iliz. İlimiz nüfusunun %35’i tarım sektöründe çalışmaktadır.  Çanakkale’de 109 farklı ürün üretilmektedir.  Bunlardan %38’i üretim miktarı bakımından Türkiye genelinde ilk 10 sırada yer almaktadır. Aynı zamanda Çanakkale, Türkiye’deki tarım ürünlerinin %5,5’lik kısmını karşılamaktadır.  Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın liderliğinde İklimi, Toprağı ve faunası ile kendine has bir özellik taşıyan Çanakkale’de Tarımsal üretimine bağlı olarak kırsal kalkınma ve ekonomik gelişimlerin sağlanacağı çalışmalar gerçekleştirerek, İl Özel İdaremiz, Ezine Belediyesi ve Ticaret ve Sanayi Odasının katılımı ile 2017 yılı yatırım programı ile Çanakkale Ezine Gıda Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, tarıma, hayvancılık sektörüne  ve istihdama ciddi katkılar sağlayacaktır. Çanakkale’mizin hasılasında en büyük pay sahibi olan tarım ve hayvancılık sektörü  sadece yarattığı gelir ve istihdam ile değil, aynı zamanda Gıda güvenliği ve toplumların kendi kendine yeterli düzeyde sağladıkları katkı ile de oldukça stratejik bir önem kazanmıştır. Bu doğrultuda Çanakkale Ezine Gıda Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesinde süt ürünleri başta olmak üzere et-balık, sebze, meyve ve zeytincilik alanında oldukça önemli bir potansiyeli bulunan Çanakkale’nin Markalaşma süreci de yeni ve ileri bir aşamaya taşınacaktır. Çanakkale Ezine Gıda Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi alanının yaklaşık 1400 dönümünün tamamına altyapı projeleri hazırlanarak, Teknoloji ve Sanayi Bakanımızın onayına sunularak, onayı alınmış olup, Ankara’daki ihale aşamasına gelmiş durumdayız.  Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan ulaşım ağları üzerinde bulunan Çanakkale, gelişen kara yolu, deniz yolu, hava yolu ile ulaşım alanında yatırımcılara çeşitli fırsatlar sunmaktadır. Çanakkale’nin şanlı tarihine ve 21. Yüz Yıl Türkiye’sine yakışır, estetik ve çağdaş bir proje olan 1915 Çanakkale Köprüsü ve bağlantı yollarının tamamlanması ile beraber, İstanbul gibi başlıca finans merkezlerine çok daha yakın olacaktır.  İhracatın ve taşımanın Çanakkale üzerinden İstanbul’a Avrupa’ya gitmesi sağlanacaktır. Çanakkale Ezine Gıda Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi markalaşmanın, kalitenin ve dünya standartlarında üretimin yaygınlaşacak ve Çanakkale Tarımla birlikte bilinen bir kent olacaktır. Bu proje aynı zamanda Çevre dostu bir projedir.  Yapılacak olan modern altyapı tesisler ile çevremiz korunacak fabrikadan yapılan atıkların bu proje ile  derelere, nehirlere asla gitmeyecektir. Bu açıdan hem istihdama katkı sağlayacak, hem de  çevre dostu bir proje olarak Çanakkale’mize artı değer kazandıracak. Çanakkale Ezine Gıda Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin dünya standartlarında bir üretim ile Lapseki’nin meyvesinden Ayvacık’ın zeytinine, Yenice’nin kapya biberinden Ezine’nin peynirine tüm ürünlerin değerine değer katacak. Çiftçilerimiz ürettiklerinin karşılığını fazlasıyla alacak. Gelişen ulaşımla birlikte, büyük bir potansiyel oluşacak ve burada en az 8 bin kişi için doğrudan istihdam sağlanacak” dedi.

“TÜRKİYE’NİN TARIM KARİYERİNDE BÜYÜK BİR SÖZ SAHİBİ OLMANIN ADIMI”

Çanakkale’nin kariyeri değişiyor mottosuyla  bir iddia ortaya koyduklarını ifade ederek konuşmasına başlayan Ak Parti Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, “Birkaç yıldan beri çalıştığımız, büyük bir heyecanla takip ettiğimiz gıda sanayi bölgemizi artık bir basamak daha yukarı çekip, yeni bir sayfasını açıyoruz. Bu Çanakkale’nin değil, Ezine’nin değil bence Türkiye’nin tarım kariyerinde büyük bir söz sahibi olmanın adımı. Hep söylüyorum bizler her imkanda buralarda olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Bizler Ankara’nın değil, Çanakkale’nin vekilleriyiz. Biz her türlü yatırımla, her türlü törende burada bulunmaktan büyük bahtiyarlık duyuyoruz. Bu bölgeye hizmet çok büyük onur bizim için. Diyoruz ya Çanakkale ve Türkiye dengesine baktığımızda; Türkiye bir kitapsa, Çanakkale buranın ön sözüdür. Bu ön söze hizmet etmek en büyük şereftir bizim için. Çanakkale büyürse, Türkiye büyür. Çanakkale gelişirse, Türkiye gelişir diye düşünüyoruz. Son dönemde Troya 2018 başta olmak üzere, Assos’daki adımlar, Bayramiç Mehmet Akif Ersoy Evi, hastaneler, okullar, yollar, tüneller baktığımızda büyük bir dönüşüme hep beraber şahit oluyoruz. Bundan çok büyük bahtiyarlık duyuyoruz. Bazı illerde bir tek, olmadı iki tane ana başlık var. Adamın kömürü var. Alın kömürü ikinci başlık yok. Başka örnek; Sahil var. Alın sahili başka bir üst başlık yok. Ama Çanakkale’de, Türkiye’nin neyi varsa aynısı var. Tarih var, turizm var, orman var, sanayi var, tarım var, hayvancılık var. Her alan az veya çok Çanakkale’de karşılık bulmuş. O yüzden biz işlerimizi yaparken, bir alana kendimizi daraltmıyoruz. Her alanı büyütmek bizim işimiz diyoruz. O yüzde bütün bu projelerimizi, Troya 2018’de, şehitlik çalışmalarında turizmimizi artırırken veya köprü ile yollarla ulaşımları rahatlatırken, asla tarımı veya ormancılığı ihmal etmemek üzere adımlar atıyoruz. İstanbul tecrübesi çok kıymetli. İstanbul’daki gibi köprü yaptıktan sonra etrafının çok imarsız şekillendiği bir yapıya Çanakkale’de izin vermeyeceğiz.  Köprü yapıyoruz, 8 tane tarımla ilgili oba sit alanı ilan edildi. Yani köprü olacak ama tarım zarar görmeyecek. O yüzden bugün yaptığımız bu lansmanın çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Bunları yaparken süreç çok farklı gelişti. Darbe girişimi oldu, küresel operasyonlar oldu, ekonomiye karşı girişimler oldu. Ama hamdolsun millet de lideri de dik durdu, sağlam durdu hepsini aşma imkanı bulduk. Bugün bütün yatırımlar sorun olmadığının göstergesi. Sorun olsa sokağa çıkamayız. Sorun varsa da çözecek biziz deyip her gün sokaklarda bu işleri yapmaya çalışıyoruz.

 

“CİDDİ BİR TARIM ŞEHRİYİZ”

Çanakkale’de tam 111 tane tarım ürünü yetiştiğine dikkat çeken Turan şöyle devam etti; “Bir çok ilde bu 3’lerde 5’lerde 10’larda. 111 farklı ürün Çanakkale’de yetişebiliyor, çok kıymetli bir yer. Kaldı ki bu 111 ürünün 44 tanesi üretim açısından baktığımızda Türkiye’de ilk 10’da. Ciddi bir tarım şehriyiz. O yüzden sadece sahil değil Çanakkale, sadece turizm değil Çanakkale, sadece sanayi değil Çanakkale tarımı asla ihmal etmeden yürütmek, bir Çanakkale evladı olarak hepimizin görevi. Hayvancılık aynı şekilde 215 bin Çanakkale’nin büyük baş hayvanı var. Aynı şekilde 710 bin küçük baş hayvanı var.  576 bin ton da süt üretimimiz var. Bunlar ciddi kalemler. Bunun yanında son dönemde arıcılıkla ilgili büyük bir hamle başlattık. 6 bine yakın kovanı, 400’den fazla çiftçimize, köylümüze hibeyle beraber verip, artık Çanakkale’de arıda bir marka olsun istiyoruz. Her işi marka olarak yapacağız. Peyniri marka, zeytini marka derken şimdi göreceksiniz arıcılıkta Çanakkale’de marka olacak. Birçok hemşerimiz arı üzerinden ekonomik değer üretmeye başlayacak.”

 

TARIMIN NASIL MARKALAŞTIĞINI ÇANAKKALE’DE GÖRECEKSİNİZ İNŞALLAH

Tarımın ana olarak 3 tane saç ayağı bulunduğunu söyleyen Turan,  “Bir; ulaşım. Ürettiğinizi pazara götürecek yolunuz yoksa ürettiğinizin kıymeti yok. O yüzden tüm köylerimizin yollarını taşlarını gözden geçirmeye çalışıyoruz. Ama ulaşımla ilgili en büyük sorunumuz köprüydü biliyorsunuz. Büyük firmalar, nakliye firmaları, sigorta firmaları Çanakkale tarımla mesafeli ilişki kuruyorlar. Neden? Adam kamyonları gönderdi. Tırları gönderdi. Eti sütü aldı gidecek. Yağmur yağdı. Kar yağdı. Gemi kalkmadı. Köprü herhangi bir ulaşım değil sadece. Tarımın büyümesi içinde kıymetli bir iş. Tarımda ulaşım olmasa olmaz. O yüzden köprünün de aynı şekilde OSB gibi takibini heyecanla yapıyoruz. Hiçbir gecikme yok. O köprü bitecek, Lapseki-Gelibolu davulla zurnayla karşıya geçeceğiz. Yürüyerek inşallah. Bundan heyecan duyuyoruz. Tarımla ilgili bir diğer önemli başlığımız su. Su varsa bereket var. Su varsa tarımda artış var. O yüzden son 16 yılda Çanakkale’mizde 18 baraj yapıldı. Bunun yanında 7 tane göletimiz var, 26 sulama tesisimiz, 40 tanede dere ıslahımız var. Yani yol olacak, yanında da su olacak ki daha fazla üretim olsun. Peki yol var, su var ürettik. Bizim en ufak meyvemizi İstanbul, Ankara alıyor.  Biz diyoruz ki Avrupa’ya gitmesi lazım. Amerika’ya gitmesi lazım. Özellikle ette, sütte Avrupa OSB standardı olamazsa bakmıyor bile bu ürüne. Nasıl ki yol, nasıl ki su oldu. Şimdi en önemli üçüncü saç ayağı tarım gıda sanayi bölgesi. Köprüsü olan, yolu olan Çanakkale’nin bundan sonra Tarım Gıda Sanayi Bölgesi ile beraber tarımın nasıl markalaştığını Çanakkale’de göreceksiniz inşallah” dedi.

 

“ÇANAKKALE KADERİNİ DEĞİŞTİREN BİR ADIM ATIYOR”

Ezine’deki yatırımın Ezine Gıda OSB’si değil Çanakkale Gıda OSB’si olduğunu ifade eden Turan, “Yeri Ezine ama Ezine’nin çok ötesinde bir Çanakkale projesi. Çanakkale Ezine Gıda OSB’si diyelim. O yüzden bu Çanakkale markasında ne olduğuna baktığımızda; bin 500 dönüme yakın alan üzerine kurulmuştur. Bu 150 tane futbol sahası demek. Çok büyük devasa bir alan. Ortasından derenin geçtiği hem şık görünümü olan bir yer hem de İzmir, Bursa, İstanbul hattında hem havalimanı ile bağlantısı olan hem Kepez’deki gümrüğe bağlantısı olan özel olarak seçilmiş bir yer. Zaten bölgenin peyniri, eti, zeytini, elması, armudu baktığımızda tüm Çanakkale’nin değeri ama yol güzergahı olarak özel seçilmiş bir yer. Peki bu bin 500 dönümde ne var? 91 parsel var. Bu şu demek; 91 tane tarımla ilgili fabrika demek arkadaşlar.  O yüzden Çanakkale’nin kaderi değişiyor diyoruz. O yüzden kıymetli diyoruz. Peki 91 fabrika varsa, kaç işçinin o alanda çalışması öngörülüyor? 8 bin tarımla ilgili işçiden bahsediyoruz. 10 bin nüfuslu Ezine’nin, 10 bin nüfuslu Ayvacık’ın, Bayramiç’in olduğu yerde 8 bin tarımla çalışan işçi çok kıymetli bir sayıdır. Sırf tarım mı? Bunun güvenliği var, şoförü var, maatbacısı var. Lokantası, oteli gibi birçok alanda 30 bine kadar işçiden bahsedeceğiz. Yenice’nin çileğinden tutunda, Lapseki’nin kirazına kadar OSB’de olmayıp da oraya daha kaliteli mal döken çiftçiyle girdiğinizde Çanakkale’nin kaderi değişiyor ifadesinin az bir ifade olmadığını, karşılığı olan bir ifade olduğunuz göreceksiniz.  8 bin tarım işçisi, 30 bin yan işçiden bahsediyoruz.  Peki bunun yanında bu insanlar niye buraya gelip iş yapsınlar. Bakın bir ufak firma gelse Çanakkale’ye, yatırım yapmaya kalksa yer bul, yeterli parseli bul, ÇED raporu al, izin al, tarımdan görüş al, çevreden, görüş al onu yap, bunu yap bir sürü iş var. Oysa Tarım Gıda Sanayi Bölgesine gelse, ÇED’i hazır, doğalgazı hazır, elektriği, suyu, gümrük muafiyeti, KDV indirimi, vergi indirimi, işçi indirimi birçok teşvik var. Git oraya dağa bayıra yer yap değil gel buraya daha iyi üret anlayışı var. O yüzden diyoruz ki yatırımcı güle oynaya gelsin yer tahsisi olsun. Artık orası OSB’nin yanı milletin malı haline geldi. Şimdi alt yapı ihale süreci başladı. Alt yapı ihalesi olduktan sonra valimizin başkanlığındaki heyet yer tahsisine başlayacak. Şuan ihale sürecindeyiz. İhaleyi bugün sayın bakanımız müjdelemezse gemiler kalkmaz diye düşünüyoruz. Eğer bugün sayın bakanımız alt yapı ile ilgili ihale müjdesi verirse, ihale beledi belirlendikten sonra ona göre yer tahsisi satışına başlanacak. Bir adım daha atacağız. Çok gecikmeden de orada fabrika bacalarının tüttüğünü göreceğiz.  Bundan büyük şeref, bundan büyük bir gurur var mı? O yüzden diyoruz ki Çanakkale kaderini değiştiren bir adım atıyor. İstiyoruz ki Çanakkale’nin bu heyecanını taşımaya devam ediyoruz. Çanakkale’nin bu yürüyüşünü daha güçlü yapmaya devam edelim. Köyünden kentine köprüsünden OSB’sine teknoparkından yoluna hastanesine ne eksiğimiz varsa tamamlayalım. Bu makamlar gelir ve geçer, mesele hakkını vermek. Mesele bu millete laik olmak. Çünkü bu millet bize seçim oldu oy verdi, ekonomik sorun oldu sabretti, darbe oldu can verdi sahip çıktı. O yüzden bizim bu millete vefa borcumuz var, can borcumuz var” dedi. 

BAKAN VARANK; “TÜRKİYE PROJESİ DEĞİL, GLOBAL BİR PROJE”

Son olarak kürsüye gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ise şöyle konuştu; “Bugün Çanakkale’nin üretken gücünü yakından hissettim. Şurası çok açık bu şehir büyük atılımların, büyük başarıların eşiğinde gereken tek şey kamu ve özel sektörde daha güçlü bir iş birliği, daha güçlü sinerjidir. Bahsettiğimiz iş birliği açısından somut bir adıma karşılık geliyor. Kurulacak Gıda İhtisas OSB gerek tarımsal üretimin çeşitliliği, gerekse çevre dostu yapısıyla Çanakkale’mize yepyeni bir çevre kazandıracak. Bu bir Çanakkale projesi değil, bir Türkiye projesidir. Hatta global bir projedir. Bundan iki sene önce dost ve kardeş Katar'a abluka uygulandığında Katar çok zor durumda kalmıştı. Bu abluka ile bütün yolları kapayan, lojistik imkanları kapanan Katar, en çok neye ihtiyaç duymuştu biliyor musunuz? Et, süt ve yumurtaya. Dolayısıyla günümüzde gıda çok farklı anlamlar içeren ürünlere karşılık geliyor. Gıda, aslında stratejik bir ürün. Dolayısıyla bugün burada attığımız adım sadece bir Türkiye projesi değil, global bir proje.”

 

EN KISA ZAMANDA ALTYAPI İHALESİ YAPILACAK

Ezine Gıda İhtisas OSB'nin kamulaştırılması çalışmalarını tamamladıklarını ve bunun için 8,5 milyon lira harcadıklarını belirten Varank, “Burada 91 sanayi parselimiz var. Ana yollar asfaltlar hazır. Su ihtiyacı için DSİ sondaj vurdu. Bakanlık olarak Çanakkale Ezine Gıda İhtisas OSB'mizin inşallah en kısa zamanda altyapı ihalesi yapılacak. Ben burada bunun sözünü size veriyorum. Şimdiden parsel tahsisi için başvuran firmalarımızın olduğunu biliyorum. Aslında burasının yurt dışından da oldukça iyi yatırımcılar çekeceğine ben tüm kalbimle inanıyorum. Çünkü burası her şeyi üretebileceğimiz muhteşem bir coğrafya. Çiftçimizi, sanayicimizi ve il halkını aynı anda ihya edecek bir proje. Bu projede bakanlıkça yer almanın haklı gururunu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

 

30 BİN İŞ İMKANI

Ezine'de doğrudan 8 bin, dolaylı olarak 30 binin üzerinde iş imkanı oluşturacak bir kümelenmeye sebebiyet vermiş olacaklarını anımsatan Varank, “Üretim zincirinin tüm tarafları bu işten kazançlı çıkacak. OSB'de üretim yapmak ölçek artışlarını da beraberinde getirecek. Tarım ve gıda ihracat rakamlarımızı inceledim. 2018'de ciddi bir sıçrama görülüyor. İnşallah bu attığımız adımlarla ihracatta da rekorlar kıracağımıza ben eminim. Bütün kalbimle inanıyorum. Benim için bu OSB'yi önemli kılan bir diğer özelliği de ekolojik dengeye sağladığı katkı. Bu muazzam coğrafya, ihtisas OSB'nin sahip olacağı arıtma tesisi sayesinde en ufak bir yara almayacak. Hatta OSB dışındaki fabrikaları da buraya çekerek onların çevreye verdiği zararları da ortadan kaldıracak” diye konuştu.

 

“SANAYİ DESTEKLEMEK ADINA ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK”

Sanayi üzerindeki yükleri azaltmak için ellerinden gelen bütün gayreti gösterdiklerini ifade eden Bakan Varank, “Bu amaçla şehir şehir dolaşıyor, önerileri dinliyor varsa problemlerinize çözüm bulmak için gayret gösteriyoruz. Sanayi desteklemek adına çok önemli adımlar attık. Sayın Cumhurbaşkanımızın reel sektöre yönelik çok önemli müjdeleri oldu. İki yıl boyunca ilk defa işe alınacak her işçinin asgari ücret üzerinden tüm sigorta ve vergileri hükümet olarak üstleniyoruz. Geçen sene 9 ay uyguladığımız ve 7 buçuk milyar lira ödeme yaptığımız, asgari ücret desteğini bu sene inşallah tüm yıl sağlayacağız. Tüm işverenlerimiz sigorta teşvikleri kapsamında 5 puan indiriminden faydalanmaya devam ediyor. Geçen sene bu kapsamda 12 milyon çalışan için işverenlerimize toplamda 16 milyar lira ödeme gerçekleştirdik. İstihdamı teşvik ederken daha güçlü bir sanayi altyapısı kurmak için de gayretlerimizi sürdürüyoruz. Organize Sanayi Bölgeleri yönetmeliğinde yaptığımız değişiklikle OSB’lerde daha yatırımcı dostu bir yapıya geçtik. Arsa tahsisi sürecini hızlandırdık. Yaptığımız değişikliklerle ilgili sanayicilerimizden aldığımız olumlu dönüşler bizi ziyadesiyle mutlu ediyor” dedi.

 

ÇANAKKALE’DE AR-GE MERKEZİ SAYISINI DA ARTIRMAMIZ GEREKİYOR

Üretimin ve üreticinin yanında olduklarına dikkat çeken Bakan Varank şöyle devam etti; “Hükümet olarak elini taşın altına koyan, iş ve aş sağlayan herkese kapımız açık. Çanakkale’ye her zaman destek olduk. Olmaya da devam edeceğiz. Sadece Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bugüne kadar Çanakkale’miz için neler yaptık; ilimize 404 yatırım teşvik belgesi verdik. Bu sayede 9 milyar liralık yatırımı destekleyerek, 13 bin kişiye yeni iş kapıları açtık. Ekonominin omurgası olan kobilerimizi de unutmadık. Çok ilginç 1990-2002 yılları arasında Çanakkale’de hiçbir kobi KOSGEB desteklerinden faydalanmadı. İktidarımızda ilimizde 1508 işletme 17 milyon lira destekten faydalandı. 5 bin 500 kişiye girişimcilik eğitimleri verdik. Şuan KOSGEB’in 10 farklı programı başvuruya açık durumda. Ben buradan bütün kobilerimizi, sanayicilerimizi, üreticilerimizi, tekrar bilgilendirmek istiyorum. Desteklerimiz sizin başvurularınız için bekliyor. İnşallah bu desteklere başvurarak hem üretim sürecinizi hem de yatırımlarınızı arttıra bilirsiniz. Teknopark yerleşkemizi genişlettik. Burada firmalarla ortak projeler geliştirmelisiniz. AR-GE alanında yapacağınız her 1 liralık harcama size misliyle geri dönecek. Çok katma değerli yenilikçi ürünler üreteceksiniz. Bundan emin olabilirsiniz. Yalnız burada bir serzenişte bulunmak istiyorum. Çanakkale’de şu anda bakanlığımızın desteklediği sadece bir tane AR-GE merkezi bulunmaktadır. Bu Çanakkale’ye, Çanakkale’nin insicamına yakışmıyor. Ben burada bütün sanayicilerimize, büyük firmalarımıza çağrıda bulunmak istiyorum. Bizim AR-GE merkezi teşviklerimiz oldukça faydalı neticeler veren teşvikler, lütfen hazırlıklarınızı yapın. Biz bakanlık olarak bekliyoruz. Mutlaka Çanakkale’de AR-GE merkezi sayısını da artırmamız gerekiyor. Çanakkale ve Balıkesir’e hizmet veren Güney Marmara Kalkınma Ajansı’mız ilimizde 209 proje 62 milyon lira hibe desteğinde bulunarak 94 milyon liralık yatırımın gerçekleşmesini sağladı. Çanakkale ekonomisine güç katan hayvancılık, jeotermal ve elektrik üretimi alanlarında 60 milyon dolardan fazla üç dev yatırımın Çanakkale’ye kazandırılmasında ajansımızın büyük katkıları oldu. GMKA’nın gençlerimiz içinde yeni dönemde çok güzel bir projesi var. ÇOMÜ’de yenilenebilir enerji eğitim merkezi kuruyoruz. 4 milyon Euroluk bu proje ile mühendis ve tekniker geçlerimize rüzgar, güneş, biyo gaz enerji sistemleri konusunda üç aylık eğitim vereceğiz. Gençlerimi, eğitimlerine müteakiben yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren firmalarda staj başvurusu yapabilecekler. Merkezimiz uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilecek ve uluslararası standartlara uygun teknik eleman yetiştirecek. Biliyorsunuz Çanakkale ülkemizin en çok rüzgar alan bölgesi ve bunun enerjiye dönüşümü oldukça stratejik bir hamle. Bu merkez sayesinde hem nitelikli insan kaynağını en iyi şekilde değerlendirecek, hem de enerjideki dışa bağımlılığımızı yerel potansiyeli en verimli şekilde kullanarak azaltacağız.”

 

EZİNE’YE SANAYİ SİTESİ MÜJDESİ

Ezine ile ilgili bir müjde de paylaşan Bakan Varank, “Ezine’nin on yıllardır beklediği sanayi sitesini de inşallah Ezine’ye kazandırıyoruz. Yerel paydaşlar ve tüm eksik süreçleri hızlıca bitirecek ve sanayi sitemizin ihalesini de inşallah bu sene yapacağız. Tabi bugün diğer sanayi odaları ve ticaret odalarımız ile görüştük. Hepsinin sanayi siteleri ile ilgili talepleri oldu. Biz Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, Çanakkale’ye hizmet etmekten dolayı gurur duyuyoruz. İnşallah odalarımız, sanayi sitelerimz, kooperatiflerimiz hazırlıklarını tamamlarlarsa biz elimizdeki imkanlar çerçevesinde bütün bu talepleri olumlu değerlendirmek için elimizden geleni yapacağız ve burada Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak, bununda sözünü veriyorum” dedi.

 

“ÇANAKKALE HALA 80’LERİN, 90’LARIN ŞEHİRCİLİK VİZYONUYLA YÖNETİLECEK BİR ŞEHİR DEĞİL”

Tüm enerjilerini daha çok yatırım yaparak, Çanakkale’yi hak ettiği konuma yükseltmek için harcadıklarını ifade eden Varan sözlerini şöyle sürdürdü; “16 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Çanakkale’ye yaptığımız yatırımların miktarı 21 buçuk milyar lirayı geçti. Bunların yanında 10 milyar lira yatırım bedeline sahip, dünyanın sayılı mega projelerinden 1915 Çanakkale Köprüsü yatırımı da devam ediyor. İnşallah köprümüz 2022 yılında Çanakkalelilerin ve tüm Türkiye’nin hizmetine girecek. İşte Gıda İhtisas OSB’miz bu köprü ile tam entegrasyon içerisinde faaliyet gösterecek. Üretimiyle, istihdamıyla, köprüsüyle Çanakkale’nin önünde bir atılım dönemi var. Ancak bu entegrasyonu asıl işletecek olansa yerel yönetimlerin uyumudur. Maalesef Çanakkale merkez belediyesi yıllardır Çanakkale’nin ihtiyaç duyduğu taleplere cevap veremedi. Türkiye büyüdü, gelişti ama maalesef Çanakkale yerinde saydı. Lapseki Belediyemizin yaptığı bir kordon hattını bile merkez belediyesi becerip yapamadı. Biz bunları üzülerek görüyoruz. Düşünün biz Çanakkale’ye milyarlarca liralık yatırım yapacak, uluslararası yatırımcıları buraya çekecek, Çanakkale’yi marka şehirlerden biri haline getireceğiz. Ama Çanakkale’de hala trafik sorununu, hala alt yapı sorunun konuşuyor olacağız. Bu Çanakkale’ye yapılacak en büyük haksızlık. Çanakkale hala 80’lerin, 90’ların şehircilik vizyonuyla yönetilecek bir şehir değil. Bu şehir 2023-2053-2071 vizyonuyla yönetilmeyi, ilgi alaka görmeyi, gönül belediyeciliğini hak ediyor. Çanakkale’nin değişim ihtiyacını gerçeğe dönüştürmek için 31 Mart çok önemli bir fırsat. Ben bu fırsatı Çanakkaleli kardeşlerimin kaçırmayacaklarını ümit ediyorum. 31 Marta doğru tercih yapacaklarını yürekten inanıyorum.”

 

Konuşmaların ardından Çanakkale Ezine Gıda İhtisas OSB'nin tanıtım filminin izlenmesiyle program son buldu. 

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Çanakkale Kara Savaşları’nın 109. Yıl Dönümünde Şehitlerimiz Rahmetle Anıldı
Çanakkale Kara Savaşları’nın 109. Yıl Dönümünde...
Yarışmalarda dereceye giren öğrenciler ödüllendirildi
Yarışmalarda dereceye giren öğrenciler ödüllendirildi