Nusret, 105 yıl sonra aynı rotada

Nusret, 105 yıl sonra aynı rotada

Çanakkale Boğazı'na döktüğü mayınlarla deniz savaşlarının kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisinin 8 Mart 1915 tarihinde gerçekleştirdiği tarihi mayın döküşünün 105 yıl sonra aynı rotada gerçekleşen seyirde törenle anıldı.

08 Mart 2020 - 14:47

Çanakkale Boğazı'na döktüğü mayınlarla deniz savaşlarının kaderini değiştiren Nusret Mayın Gemisinin 8 Mart 1915 tarihinde gerçekleştirdiği tarihi mayın döküşünün 105 yıl sonra aynı rotada gerçekleşen seyirde törenle anıldı.

Çanakkale Savaşları’nın kaderini değiştiren ve tarihe adını altın harflerle yazdıran Nusret Mayın Gemisi’nin 8 Mart 1915 tarihinde gerçekleştirdiği tarihi mayın döküşünü anmak amacıyla sabah erken saatlerde 105 yıl önce mayınların dökülmeye başladığı Erenköy Koyu’nda tören yapıldı. Gölcük'te aslına uygun olarak inşa edilen 'TCG Nusret' gemisi 105 yıl önceki rotasında seyretti. 

Nusret Mayın Gemisi’nin 8 Mart 1915 tarihinde mayın döşediği hattın üzerinde yapılan törene; Vali Orhan Tavlı, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Levent Kerim Uça, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Emrullah Büyük, Sahil Güvenlik Çanakkale Grup Komutanı Yarbay Alparslan Baysal ile askeri personel katıldı.

 

Törende, TCG Nusret Gemi Komutanı Yüzbaşı Bora Öykü Baran tarafından 18 Mart Deniz Zaferi’nin kazanılmasında en büyük paya sahip Nusret Mayın Gemisi’nin döşediği mayın hattının tarihin seyrini nasıl değiştirdiği ile ilgili bilgilendirme yapıldı. Üsteğmen Baran yaptığı konuşmada; “Çanakkale Savaşları'nın ilk aşamasını oluşturan 18 Mart Deniz Zaferi dünya harp tarihine mal olmuş bir kahramanlık destanıdır. Bu zaferin kazanılmasında kuşkusuz en büyük pay, kahraman Nusret Mayın Gemisi'ne aittir. Hafif sisli ve yağışlı 8 Mart sabahı saat 05.00'te Yüzbaşı Hakkı Bey'in komutasında Nara'dan avara eden Nusret, Anadolu kıyısını izleyerek seyre başlamış ve boğazı kapatan mayın hatları arasında emniyetle geçerek şu anda bulunduğumuz noktaya varmıştır. Nusret Mayın Gemisi'nin 105 yıl önce bugün, güvertesinde bulunan 26 mayını aynı rota üzerinde, aralarında yüzer metre olacak şekilde deniz seviyesinin 4,5 metre altına dökmüştür. Bacasından mümkün olduğunca az duman çıkartmak için önlem alınan Nusret'in, hiçbir müttefik karakol gemisi tarafından tespit edilmeden saat 08.00'de Çanakkale önlerine demirlemiştir. Saat 10.00'a kadar süren sis ve yağmur, geminin Çanakkale Boğazı girişinde bulunan düşman karakol gemileri tarafından görülmesini engellemiştir. Nusret Mayın Gemisi'nin Erenköy Koyu'nda kurduğu bu engel, Çanakkale Deniz Savaşı'nın ve tarihin akışını değiştirmiştir. Yüzbaşı Hakkı Bey'in komuta ettiği Nusret'in büyük katkısıyla kazanılan bu zafer, Türk askerine moral, Türk milletine sevinç kaynağı olmuştur. Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa, bu zaferi şu sözlerle ifade etmiştir: Gittiler, geçemediler, geçemeyecekler” ifadelerini kullandı.

Vali Orhan Tavlı ve Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Levent Kerim Uça’nın, Nusret Mayın Gemisi’nin 105 yıl önce mayın bırakılan noktaya çelenk bırakmasıyla devam eden törenin sonrasında, geminin boğaza döşediği mayınlara çarparak batan Ocean, Bouvet, Goliati, Irresistible batıklarının bulunduğu bölgelere intikal gerçekleştirildi. TCG Nusret anı defterini imzalayan Vali Orhan Tavlı’ya Gemi Komutanı Üsteğmen Bora Öykü Baran tarafından, Nusret Mayın Gemisi'nin 1915'te bordasında taşığı 'Nusret 1915' yazısının bir örneğinin hediye edildi.

NUSRET MAYIN GEMİSİ’NİN HİKAYESİ

Çanakkale Zaferi deyince akla ilk gelen ve bu zaferin simgesi haline gelmiş şeylerden biri de Nusret Mayın Gemisi’dir. 18 Mart Deniz Savaşı'nda müttefik donanmasını bozguna uğratıp, düşmanları şaşkına çeviren, 26 mayınla bir milletin yazgısını değiştiren kahramanlığın hikâyesidir Nusret Mayın Gemisi. Almanya'da özel olarak inşa edilmiş olan Nusret Mayın Gemisi’nin, en önemli özelliği dar alanlarda kolayca manevra yapabiliyor olması ve az su çekerek mayın alanları üzerinde güvenle dolaşabiliyor olmasıydı. Geminin elverişli donanımı ve mayınların dahice boğaza yerleştirilmesiyle, tarihinin en kuvvetli donanması, büyük bir yenilgiye uğratıldı ve düşman gemilerinin Çanakkale Boğazı’na girmesi engellendi. Nusret Mayın Gemisi 3 Eylül 1914'te Çanakkale'ye gelmişti. Fakat Osmanlı Devleti'nin mali sorunları sebebiyle, boğazı mayınlayabilmek için yeterli miktarda mayın bulunamıyordu. Düşman gemilerinin hareketlerinin sürekli ve dikkatli bir şekilde incelenmesiyle Türk askerleri mükemmel bir analiz yaptı.

Cevat Bey 6 Mart gecesi, mayın grup komutanı Hafız Nazmi Bey'e “Sana çok önemli bir görev veriyorum. Vatanın selameti bu görevin başarıyla yerine getirilmesine bağlıdır. Yarın akşam, Nusret' le son 26 mayını şu gördüğün Erenköy Mevkii de kıyıya paralel olarak dökeceksin. Düşman hareketinizi seçer, size saldırıya kalkışırsa kıyı toplarımız önceden aldıkları talimata uygun olarak hareket edecek ve sizi himaye ateşiyle koruyacaklar. Kendinizi göstermemeye çaba harcayın. Allah yardımcınız olsun." Mayınların boğaza dik şekilde değil de kıyıya paralel olarak Erenköy Mevkii'ne dökülmesi fikri, mayın uzmanlarının ince bir çalışmayla ortaya çıkardıkları mükemmel bir fikirdi. Çünkü düşman gemileri Çanakkale Boğazı’na bölük bölük giriyor ve görevini tamamlayan grup geriye dönerken arkadaki grupların yollarını kesmemek amacıyla boğazın en geniş yerlerinden biri olan Erenköy Mevkii 'den dönüş yapıyordu. Verilen kararla mayınlar da bu manevra sahasına kıyıya paralel ancak manevra hattına dik olarak yerleştirilecekti. Nazmi Bey, bir sonraki gün Nusret Mayın Gemisi komutanlığını yapacak olan Tophaneli Yüzbaşı Hakkı'yı buldu. Nusret'in genç komutanı Yüzbaşı Hakkı Bey, bundan iki gün önce kalp krizi geçirmiş ve rahatsızlanmıştı. Buna rağmen, savaşın ve ülkenin sorumluluğunu omuzlayarak görevi kabul etti. 7 Mart tarihinde gece yarısı Nusret Mayın Gemisi demir alarak Çanakkale'den uzaklaştı. Gemi daha önceden döşenmiş olan mayın hatlarından geçiyor ve Erenköy Mevkii 'ne giriyordu. Uzaklarda dolaşan düşman devriye gemileri fenerlerle Çanakkale Boğazı’nı gözlüyorlardı. Bu sırada Nusret’te ilk mayın platforma alınmış ve atış anı beklenmeye başlamıştı. Vatanın selameti için bir zafer gerekliydi ve şimdi bu zaferin tek çaresi, Nusret'ti. Mayınları mutlaka yerine bırakmalıydı. Teker teker ve sessizce kalan son 26 mayını suya bırakmaya başladı. En sonunda tüm mayınlar belirlenen rota doğrultusunda dökülmüştü. Sırada en az mayınların dökülüşü kadar tehlikeli olan geri dönüş yolculuğu vardı. Daha önce dökülmüş olan mayınlar ve düşman kuvvetleri Nusret'in rotası üzerinde bulunuyordu. Neyse ki o karanlık gecede kimse Nusret’i görmemiş ve görev yerine getirilmişti. Fakat Yüzbaşı Hakkı’nın hasta kalbi bu heyecanı kaldıramamış ve oracıkta duruvermişti. Mayınların yerleştirilmesinden on gün sonra müttefik donanması saldırıya geçti. Savaş tam onların istediği şekilde, kontrollü olarak devam etmekteydi ki, birden geri dönen müttefik gemilerinde büyük patlamalar meydana geldi. Düşmana büyük bir şok yaşatan ve bozgun yaşatan bu patlama, 7–8 Mart gecesinde büyük bir cesaretle sulara dökülen Nusret'in mayınlarıyla gerçekleşti. Düşmanın yüzen kaleleri birer birer batmaya başlamıştı. İtilaf Devletlerinin bu olayla üç büyük savaş gemisini (Irrestable, Ocean, Bouvet)yok edildi, üç tanesi de (Inflexible, Golva, Suffen) büyük hasara uğratıldı. Nusret'in yaptığı bu görev tarihi değiştirdi ve ona dünyanın en ünlü mayın gemisi unvanını kazandırdı. Nusret Mayın Gemisi ile kazanılan zafer, bir vatanın selametini sağlamış ve düşman donanmasının Marmara'ya bayraklarını dalgalandırarak girmesine izin vermemişti.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Çanakkale turizminin her açıdan geliştirilmesi konuşuldu
Çanakkale turizminin her açıdan geliştirilmesi konuşuldu
ÇOMÜ Stratejik Plan Lansmanı Gerçekleşti
ÇOMÜ Stratejik Plan Lansmanı Gerçekleşti