“Çanakkale turizm kavşağı haline geldi”

“Çanakkale turizm kavşağı haline geldi”

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Çanakkale Körfez Yöre Temsil Kurulu Başkanı Ahmet Çelik, Çanakkale’nin turizm alanındaki gelişmelerini değerlendirdi. 2018 Troya Yılı ile birlikte Troya-Assos bölgesinde gerçekleştirilen gelişmelerin ardından şehrin merkezinin de geliştirilmesi gerektiğini belirten Çelik, şehre gelen turistlerin şehir merkezinde de vakit geçirmesi için çeşitli etkinlikler düzenlenmesi gerektiğini de söyledi.

12 Haziran 2019 - 10:42

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Çanakkale Körfez Yöre Temsil Kurulu Başkanı Ahmet Çelik, Çanakkale’nin turizm alanındaki gelişmelerini değerlendirdi. 2018 Troya Yılı ile birlikte Troya-Assos bölgesinde gerçekleştirilen gelişmelerin ardından şehrin merkezinin de geliştirilmesi gerektiğini belirten Çelik, şehre gelen turistlerin şehir merkezinde de vakit geçirmesi için çeşitli etkinlikler düzenlenmesi gerektiğini de söyledi.

2018 Troya Yılı’nın ardından Çanakkale’de turizm alanında gelişmeler olduğunu söyleyen Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Çanakkale Körfez Yöre Temsil Kurulu Başkanı Ahmet Çelik, artık şehir merkezinde sadece grup halinde değil münferit bir şekilde gezen turistlerin görülmeye başlandığını belirtti. Çelik, “Çanakkale’de çok güzel değişiklikler var. Çanakkale sokaklarında, Saat Kulesi’nde, İskele’de, Cumhuriyet Meydanı’nda münferit yabancı turistler dolaşmaya başladı. Çanakkale’mizin yegane hedefi bu olması gerekir. Münferit, para bırakacak, kaliteli, şehre faydası olacak müşteri gelmesi gerekir. Otobüs dolusu insanlarla şehrimize gelip, şehrimizden esnafından hiçbir şekilde yararlanmayan, şehre para bırakmayan, Gelibolu Yarımadasını veya Troya Assos’u gezip giden, sadece çöpünü bırakan müşteri istemiyoruz. Biz kaliteli müşteri istiyoruz. Bununla ilgili çok güzel bir örnek var aslında. Avrupa’yı gezdiğiniz zaman görüyorsunuz, bu örneklerden bir tanesi Çek Cumhuriyeti’nin başkent Prag olabilir. Öncelikle şehir olarak bizim neyi istediğimizi iyi bilmemiz gerekir. Şehrin peyzajıyla ilgili gerekli değişiklikler yapmamız gerekir. Böylece parayı bırakacak müşteriyi şehrimize çekmemiz gerekir” şeklinde konuştu.

“ENGELLE KARŞILAŞMADAN KEPEZ’E KADAR GİDİP GELEBİLECEĞİ BİR HAT BEKLİYORUZ”

Önerilerini sıralayan Çelik, “Hem belediyemizden hem valiliğimizden beklentilerimiz önümüzdeki dönemler için, artık 2018 Troya Yılı geçti, bizim bu taleplerimizin tamamı gerçekleşti. Bütün kamu kurumlarına, devlete bir kez daha teşekkür etmek istiyoruz bu anlamda. En önemli beklentimiz müzeydi. Dolayısıyla şu hataya düşmemek gerekir; bir taraf alıp başını gidiyor. Gelibolu Yarımadası’na devletimizin bu zamana kadar çok katkıları oldu. Son 15 yılda çehresi tamamen değişti ve tam bir milli park oldu. Avustralya’daki veya Fransa’daki savaş alanları, milli parkları gibi. Dolayısıyla bizim destinasyonlarımızdan birisini alıp başını gitmesini engellememiz gerekiyor. Topyekûn kalkınmamız gerekiyor. Truva Antik Kenti’ne baktığınız zaman müze bitti, arkeo-köy bitti, Mili Parklar Müdürlüğü’nün Papaz Plajında bir tesis çalışması var o bitecek. Yani o bölge hareketlenmeye ve ileri gitmeye başladı.  Şehir merkezinin bunun gerisinde kalmaması gerekir. Bizim önerimiz TÜRSAB olarak Askeri Hastane restorasyonundan başlayarak şehrin merkezinde çok ciddi bir Kordon yapılması, Kordon’daki camiden tutun da çok güzel, herkesin yürüyerek ve bisikletle gezebileceği, akşamüzeri turistlerin yürüme ve koşu parkuru olabilecek, hiçbir şekilde engelle karşılaşmadan Kepez’e kadar gidip gelebileceği bir hat bekliyoruz. Dolayısıyla Efrat Okulu’nun bu anlamda restorasyonu ve Sarıçay’ın restorasyonu, o bölgedeki belki inşa edilecek bir köprüyle, Devlet Su İşleri’ne yürüme köprüsünden bahsediyorum, bağlanıp Yeni Kordon’a biz tek bir hat olmasını istiyoruz. Çünkü şehrin merkezini turizmciler olarak satmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

“ŞEHRİMİZDE CİDDİ BİR SANAT MERKEZİNE İHTİYAÇ VAR”

“Şehrin merkezini bu zamana kadar çok iyi satamadık” diyen Çelik, “Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı’nın çalışmasıyla Hamidiye bitti. Düşünün siz yerli veya yabancı bir turistsiniz, bir gün Truva’yı gezdiniz, bir gün Assos adaları gezdiniz, bir gün Gelibolu Yarımadası’nı gezdiniz, bir gün de şehir merkezini gezmek istiyorsunuz. Başladınız Kordon’daki askeri hastaneden restore edilmiş, bir sanat merkezi haline getirilmiş. Şehrimizde ciddi bir sanat merkezine ihtiyaç var ve bu anlamda çok büyük eksik var. Kent Müzesi bunu karşılamaya çalışıyor ama kapasite yetersiz. Avrupa’daki örnekleri gidip araştırılıp dengi bir sanat merkezi yapılabilirse eğer, çünkü bölgemize gelecek olan yurtdışından yabancıların kültür seviyeleri çok yüksek. Maalesef bunu tartamıyoruz. Bir düşünün, sanata ilgisi olan insanların şehrimize geldiğini, Çanakkale şehrinin merkezine geldiğinde nereyi ziyaret edecek? Bunun cevabı, Kent Müzesi, aklıma başka gelmiyor. Mutlaka askeri hastanenin restorasyonunda bu kriterler dikkate alınmalı. Tiyatro şehrimizde yok. Tiyatro binasını da içinde barındıran, sanat gösterilerin olduğu, sanatsal faaliyetlerin olduğu bir merkez olursa eğer, biz turizmciler olarak şehir merkezi turlarımıza bunu ekleyebiliriz” dedi.

“TURİZMCİLER AYRI KANATTA, ESNAF AYRI KANATTA HAREKET EDEMEYİZ”

Başkan Çelik, “Çanakkale turizminin gideceği önemli noktalardan biri ise aslında çok uzağa gitmeye gerek yok. Burnumuzun dibinde çok önemli bir değer var. Çok önemli bir hazine var, bunu aslında istediğimiz gibi kullanamıyoruz. Bu da Çanakkale Boğazı. Su üstünü elimizden geldiğince değerlendirmeye çalışıyoruz. Her sene 30 Ağustos’ta yüzme yarışları, yelken yarışmaları yapılıyor. Bunların sayısının arttırılması gerekir çünkü Çanakkale Boğazı’nın rüzgarı dünyada çok nadir olan bir rüzgar. Yelken, kano yarışlarının, deniz üstü su sporları faaliyetlerinin daha çok olması gerekir. Ama bundan da daha önemli, Çanakkale Boğazı dünyada eşi benzeri olmayan batıklardan dolayı çok öneme sahip bir ülke. Batıklara dalma ile ilgili izinlerin valiliğimiz ve devletimiz tarafından artık bütün batıklar için izin verilmesi gerekir ve batık turizminin, dalış turizminin ivedi Çanakkale’de hayat bulması gerekiyor. En basitinden, dalan bir dalgıç, dalış turizmine meraklı bir turist daldıktan sonra 24 saat uçağa binemez. Uçağa binememesi demek gelen kişinin bir gece daha Çanakkale’de konaklaması demek. Konakladığı anda restoranından tutun büfesine kadar herkes para kazanacak. Bizim şehir ekonomisinin nasıl öteye taşıyabiliriz bunun hesabını yapmamız gerekir. Çanakkale’de turizmciler ayrı kanatta, esnaf ayrı kanatta hareket edemeyiz. Biz bir bütünüz, Çanakkale’yi temsil ediyoruz ve bir bütün halinde davranmamız gerekir. Bunun sınavını 2018 Troya Yılı projesinde verdik. Şimdi dalış turizmi ile de bir çalışma yapmamız gerekir. Alan başkanlığının bu konuda bir çalışması olduğunu biliyorum. Majestik Gemisi’ne dalışlarla ilgili izinler çıktı, diğer batıklarla ilgili de çalışma yapılması gerekir. Çanakkale Boğazı tam bir derya. Çanakkale Boğazı ile çalışmaların başlaması gerekir” diye konuştu.

“CRUİSE BİZİM İÇİN OLMAZSA OLMAZ…”

Cruise gemilerinin Çanakkale’de duraklayabileceği bir liman hayata geçirilirse şehrin ekonomisine de çok katkı olacağını söyleyen Çelik,  “Bütün bunları bir araya getirdiğinizde, deniz üzerinde bir diğer gelecek olan kordonda sadece oturduğumuz mekanlardan seyrettiğimiz Cruise gemilerinin Çanakkale Boğazı’ndan geçişi. Bu gemilerin sadece yüzde 10’unu Çanakkale’de demirletebilsek limanda, bu inanılmaz bir başarı olur. Hem belediyemizden hem valiliğimizden Çanakkale’ye bir liman projesiyle, eşi benzeri olan Kuşadası’ndaki Cruise limanı gibi bir liman yapılmasını istiyoruz ve bu liman yapılabilirse ve büyük yolcu gemileri Çanakkale şehrine demirleyebilirse, şehre inanılmaz bir katkı sağlayacaktır. Yeni açılan müzemiz ziyaret edilir, Truva ziyaret edilir, Gelibolu Yarımadası, Assos inanılmaz bir kıymet olur. Zaten Midilli seferlerinin başlaması, köprünün bitecek olması, İstanbul, Ankara uçak seferleri… Çanakkale artık tam bir turizm kavşağı haline geldi. Türkiye’de kaç tane şehrin Avrupa’ya açılan kapısı var? Çanakkale’nin Midilli üzerinden Avrupa’ya açılan bir kapısı var şuan. Günde 6-7 sefer oluyor, bizim direkt Avrupalı müşteriyi bölgemize çekmek ile ilgili çok ciddi bir hatta sahibiz şuan. Dolayısıyla Cruise bizim için olmazsa olmaz… İnanılmaz bir potansiyeli Çanakkale’ye çekeceğiniz düşünüyorum” ifadelerinde bulundu.

“TURİSTLERİN AKŞAM KATILABİLECEĞİ BİR ETKİNLİĞİ OLMASI GEREKİYOR”

“Cruise gemilerini getirdiniz, Çanakkale şehir merkezini Avrupa’daki şehir mantığıyla yeniden inşa ettiniz. Gelen turistlerin artık çok ciddi bir beklentisi oluyor” diyen Çelik, Çanakkale’de akşamları etkinliklerin düzenlenerek yerli ve yabancı turistleri şehir merkezinde konaklamasını sağlamanın önemli olduğunu belirtti. Çelik, “Çanakkale’deki gece hayatı ile ilgili çalışma yapmamız gerekiyor. Benim mantığımda şu; Doğu’ya gittiğiniz zaman GAP bölgesine veya Doğu Anadolu’ya gittiğiniz zaman akşamları bir etkinlik var. Sıra gecesi var, Doğu’nun o kendi kültürünü yansıtan önemli etkinlikler var,  ben bundan bahsediyorum. Bizim şehrimizde de mutlaka bunların gerçekleştirilmesi, yerli yabancı turistlerin akşam katılabileceği bir etkinliği olması gerekiyor. İşte o sanat merkezinin bu anlamda kıymeti var. İnsanlar Çanakkale şehrine geldiklerinde gecede başka bir özelliğimizi, örf adet gelenek gibi tanıması gibi gösteriler olabilir, gece hayatından kastımız bu. Çünkü insanlar ilk gece gittiler yemeklerini yediler bir balık lokantasında, ikinci veya üçüncü akşam ne yapacak? Canının sıkılmaması gerekiyor. Yalı Hanı gibi bizim güzel tarihi dokusu olan ve bizim kendi kültürümüzü yansıtacak etkinlikler yapacak olan noktalara, mekanlara ihtiyacımız var. Bu benim konum değil, ben turizmciyim. Buradaki esnaf arkadaşlarımın mutlaka buna dikkat edecektir ve bu konuyla ilgili çalışma yapacaklardır” diye anlattı.

ARKEO-KÖY İLE BİRLİKTE KATMA DEĞERE SAHİP OLDU

Çelik, Truva bölgesinde yapılan yatırımlarla ilgili de değerlendirmede bulunarak, “Bizim 2018’de bir hayalimiz vardı turizmciler olarak; Truva Antik Kentine gelen insanların o bölgede yaşayan, bölgenin yöresel özelliklerini görebilecek, yöre insanı ile tanışabileceği, Şirince Köyü gibi, Cumalıkazık Köyü gibi bir köyün var olmasıydı. Dönemin Vali Yardımcısı Sayın Valim Bekir Sıtkı Dağ ile birlikte Armağan Aydeğer ile birlikte Nurten Öztürk hanımı ziyaret etmiştik İstanbul’da, OPET’te ve bu Arkeo-Köy hayalimizden bahsetmiştik. Kendileri bunu kabul ettiler ve ciddi bir bütçe ayırdılar. Çanakkale şehrinin mutlaka OPET’e ve Nurten Hanım’a vefasını göstermesi gerekir ve arkeo-köy bitti. Artık Truva’ya gelen insanlar müze ve arkeo-köyü gezdikten sonra bir günü harcamış oluyorlar. Dolayısıyla şehre konaklamaya geri dönüyorlar. Şehre konaklamaya geri döndüğü anda sadece turizmciler, acentacılar kazanmayacak, bunun altını çizmek isterim. Şehre geri döndüğü anda büfe, restoran kazanacak dolayısıyla esnafa bir kazancı olacak. Bölgenin bu anlamda katma değere sahip olduğunu düşünüyorum arkeo-köy ile birlikte” dedi.  

“ÇANAKKALE TANITIMINI ÜSTLENECEK BİR YAPIYA İHTİYACIMIZ VAR”

“Bunların hepsini topladığımızda Çanakkale şehri ciddi bir dinamizm yakalamış şekilde ve yeni bir destinasyon olma yolunda da ciddi yatırımlarla ilerlemekte” diyen Çelik, düşüncelerini şu şekilde anlattı: “2018 Troya Yılı’nda 200’e yakın yurtdışı turizm fuarında, bu tanıtımların çok güzel geri dönüşünü 2019’dan sonra almaya başlayacağız. Biz şehirde yaşayan hemşerilerimiz, esnafımız, odalarımız, STK’larımız, belediyemiz, valiliğimiz bunun kıymetini çok iyi bilmesi gerekir. Bunu harcamamız gerekir. Geçtiğimiz 3-4 yılda turizmde yaşadıklarımız bize ders oldu. Açıkçası biz Çanakkaleliler oturmadık bu dönemde, böyle bir proje ürettik, daha fazla çalıştık ve şehre ciddi bir geri dönüş sağladık. Şimdi bunu sımsıkı tutmamız, kıymetini bilmemiz lazım ve bu şehri birkaç basamak ileriye götürecek olan çalışmaları topyekun gerçekleştirmemiz gerekir. Şehrin bütün STK’larının, valiliğinin, belediyesinin bir araya geleceği ciddi bir proje ile olur. Avrupa’da Amerika’da yurtdışındaki hemen hemen bütün şehirlerde şehrin markalaşmasına katkı sağlayan ve bir yol haritası çizen, şehrin markalaşmasını şehrin vizyonunu geliştiren ve bu konuda Arge çalışmalarını her gün devam ettiren çeşitli kuruluşlar var. Bu kuruluşlar, İngiltere’de Visit London gibi, bizim da Çanakkale’de ‘Çanakkale Turizm Tanıtım’ ismi gibi, Çanakkale tanıtımını üstlenecek bir yapıya ihtiyacımız var. Bir GESTAŞ modeliyle ortak bir yönetim ile ortak bir paydayla bütün STK’ların da içinde yer alacağı sadece turizme baktığınızda Çanakkale Rehberler Odası, Türkiye Seyahat Acentalar Birliği Çanakkale, Çanakkale Turistik Otelciler Yatırım Derneği, Çanakkale Turizm Tanıtma Derneği gibi dört tane ayrı STK var sadece turizm ile ilgili. Bunların artık bir çatı altında toplanması gerekir. Diğer sektörlerinde toplanması gerekir ve bir çatı kimlik oluşturulması gerekir. Profesyonel yönetilmesi gerekir ve bu şirketle bu şehrin tanıtımı ayrı bir destinasyon oluşur ve AR-GE çalışmaları ile bundan sonraki nesillere aktarılması gerekir. Biz dönemin insanları olarak bir temel oluşturmaya çalıştık, ama bizim bu şehirde yaşayan çocuklarımıza daha güzel bir şehir bırakabilmek için bu temeli atmak gerekiyor.”

Kaynak: Boğaz Gazetesi

   

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
ÇTSO yönetiminden Başkan Erkek’e hayırlı olsun ziyareti
ÇTSO yönetiminden Başkan Erkek’e hayırlı olsun ziyareti
Avustralya ve Yeni Zelanda heyetlerinden Vali Aktaş’a ziyaret
Avustralya ve Yeni Zelanda heyetlerinden Vali Aktaş’a ziyaret